19 Temmuz 2010

köşebaşları.

köşe başlarından öpüşmek haramdı ona.
bilirdi, yüksek sesle gülerse kötü kız derlerdi.
sonra kötü kadın olurdu ya, bu daha beterdi.
allahı var şu tornacının oğluna bir kez bakmıştı da
bir kez daha baksa aklı çıkacaktı.
taşıdığı pazar torbalarında nice hikayeler vardı açık saçık...
köşe başlarında açık saçık konuşmak haramdı ona.
yoksa rüyasında ölürdü, kimse bilmezdi neden öldü.
oysa bir kere sürse şu dudak boyasından,
hani komşusu fahriye ablanın verdiği,
sevincinden ölecekti.
köşe başlarında sevinmek haramdı ona.
köşe başlarında konuşamazdı da.
bakışları yerde, yürürdü.
ne hayaller kurardı ama.
şöylelemesine allı güllü bir fistan,
bir de kırmızı dudak boyası elbette.

sonra bir gün mahallenin yaşlı sütçüsüne verdiler. iyi ödemiş başlığını.
ertesi ay ölü buldular zavallıyı.
baktı da yaşlı sütçü, bir tekme de o savuruverdi cesedine.
elinde kırmızı dudak boyası boylu boyunca uzanırken oracıkta, bilirdi;
köşe başlarında ölmek haramdı ona.

2 yorum:

idea bir şeyi o şey yapan şeydir. vallahi.